“Çocukluğum Suriye sınırındaki Kilis’te geçti. Büyüdüğüm yerin yanı başında korkunç şeyler yaşanırken buna kayıtsız kalmam mümkün değildi. Bizim görmezden gelmemiz gerçekleri değiştirmiyor ve hayat bize adapte olmayı öğretiyor. Şu anda önemli olan, etkileşim için alanlar yaratmak. Belki de birbirimize yaralarımızdan bahsetmemiz gerek, çünkü birbirimizi anlamaya ve empati yapmaya böyle başlayabiliriz.”

Mehmet Nuri Gültekin, Sosyoloji Bölümü, Gaziantep Üniversitesi

“Daha iyi bir Gaziantep’in imkansız bir hayal olduğunu düşünürdüm ama artık öyle düşünmüyorum. Çünkü artık bunun sadece benim hayalim olmadığını fark ediyorum. Mehmet Hoca’ya empatinin başlangıç noktası olduğu konusunda katılıyorum. Etkileşim ve paylaşım olduğunda empati artar. İnsanların hikayelerini dinlememiz ve evet, onların yaralarını öğrenmemiz gerek. Sık Sık Warsan Shire’in ‘Yuva’ adlı şiirinde yazan şu mısraları düşünüyorum:


kimse avuçlarını yakmaz

trenlerin altında

vagonların diplerinde

kimse kamyonların kasasında günler geceler geçirmez

gazete parçalarını yemez

gidilen onca yolun bir anlamı olmadıkça.”

Cansu Altıngöz, STK Çalışanı